BİZ KİMİZ?

Bizler Saka ismi ile müsemma olanlarız; bilimden sanata, politikadan hukuka birçok alanda sizlere bilgi taşımayı meslek edinmişleriz.
Biz, mazi ile istikbal, gerçek ile hayal arasındaki uçuruma dergiden bir köprü kurduk.
Zuhur etme sebebimiz, nörotoksik bilgilerin ihata ettiği çağımızda bir nebze olsun panzehir olabilmektir. Alakamız düş kurmak değil, hakikati tesis etmektir.
En temel vazifemiz, gençleri gelecekten umutlu bir Türkiye yaratmak çabasıdır.
BİZLER, bilgi alemine tecessüs eden, yeni fikirler üreterek bu alemde deyim yerindeyse racon sahibi olmaya namzet olanlarız.
BİZLER, hazine sandığının üzerinde oturup dilencilik yapanlara inat hazinemizden herkesin faydalanması için hazinemizi açanlarız.
BİZLER, bize şüpheli vaatlerle arz edilen yalancı istikbali reddeden, kendi ellerimizle feyizli bir hakikat geleceğini kurmaya gayret edenleriz.
BİZLER, seher vaktinde okuyup yazanlarız.
BİZLER, gençlerin serseri mayın misali yol aldığı bu gebergahta birer yol işaretiyiz.
BİZLER, alacağımız her sorumluluğun yarına çıkma teminatımız olduğunun bilincinde olup bu düstura meyledenleriz.
BİZLER, tüm ceberut ‘’izm’’lere zerre kadar muvafakat göstermeyenleriz.
BİZLER, düşünce ve bilgi teatisini en eğlenceli aktivite olarak görenleriz.
BİZLER, her lahzada sedd-i zerai ilkesiyle amel edenleriz.
BİZLER, kadim kültürlerin çarpıştığı girift bir kozmopolit zemin olan Anadolu’nun evlatları olarak medeniyetin timsaliyiz, bunu gün yüzüne çıkarmaya ant içmiş olanlarız.
BİZLER, ilme ve fenne ram olmuş, bu cihette tüm sabrımız ve sadrımızla vecd ile yürüyenleriz.
BİZLER, düşüncelere gebeyiz.

Manifestomuzda tabiri caizse kullanım tarihi geçmiş kelime ve kavramlara yer verdiğimizi söyleyebilirsiniz, biz bunun farkındayız. Amacımız; okurlarımızın sözlükle aralarının düzelmesi bu sayede kelime dağarcıklarını zenginleştirmeleridir.

’’Yüzde yüz cennet veremeyiz. Ama pislikleri, haksız ve canavar tutkulu budalalıkları şöyle bir törpüleriz. Gide gide bizden sonrakiler daha bir insan ve yalansız bir hayat yaşarlar belki de. Ne bizden sonrakiler be, biz yaşayacağız! Ellerimizle devredeceğiz onlara.’’ Ahmed Arif’ten yaptığımız bu iktibas haddizatında bize ta’rif teşkil etmektedir.